Pandora, geri dönüştürülmüş malzemeleri kullanarak, yıllık 58.000 metrik ton karbondioksit emisyonunu engelleyecek. 2023’te gümüş ve altının %97’si geri dönüştürülmüş kaynaklardan sağlanırken, 2024’ün ikinci yarısından itibaren tüm ürünler %100 geri dönüştürülmüş malzemelerle üretilecek.
Peki bu değişiklik, yılda 100 milyondan fazla parça üretmelerine yardımcı olan 40’tan fazla tedarikçiyi nasıl etkiledi?
Yaklaşık 58.000 Metrik Ton Karbon Emisyonu Engellenecek
Dünyanın en büyük mücevher üreticisi Pandora, yılda 100 milyondan fazla parça satıyor. Şirket, dört yıl önce verdiği sözü tutarak koleksiyonlarındaki tüm bilezikler, kolyeler, küpeler ve diğer aksesuarlar için geri dönüştürülmüş gümüş ve altın kullanıyor.
Yeni çıkarılan metallerden kaçınıp geri dönüştürülmüş malzemelere geçiş yapan şirket, yıllık yaklaşık 58.000 metrik ton karbondioksit emisyonunu engelleyecek. Bu da yaklaşık 6.000 benzinle çalışan arabanın üreteceği karbonu devre dışı bırakmak anlamına geliyor.
Şirket verilerine göre, Pandora’nın ürünlerinde en çok kullanılan malzeme gümüş ve 2021 sonunda içeriğin %81’ini oluşturuyordu. 2023’te, Pandora koleksiyonları için sağlanan gümüş ve altının %97’si geri dönüştürülmüş kaynaklardan geliyordu ve 2024’ün ikinci yarısından itibaren tüm ürünler %100 geri dönüştürülmüş gümüş ve altın kullanılarak üretilecek.
Pandora’nın sürdürülebilirlikten sorumlu üst düzey başkan yardımcısı Mads Twomey-Madsen, “İklim hesaplarımızda bu büyük bir fark yaratacak” dedi.
Prada ve Tiffany & Co. gibi diğer mücevher şirketleri de geri dönüştürülmüş gümüş, altın ve diğer kıymetli mineralleri satış noktası olarak kullanıyor ama Pandora’nın taahhüdü, ürettiği miktar göz önüne alındığında en kapsamlı olanı.
Ancak bu durum tartışmasız değil: Sanayi etiği üzerine odaklanan bir kar amacı gütmeyen kuruluş olan Jewelers Vigilance Committee, Federal Ticaret Komisyonu’na pazarlamada “geri dönüştürülmüş” terimini yasaklamak için baskı yapıyor.
Grubun itirazı, altın ve gümüş gibi metallerin israf edilmediği ve yıllardır yeniden kullanılmak üzere kurtarıldığı yönünde. “Geri dönüştürülmüş” teriminin ise bir tür erdem gösterisi olduğunu savunuyorlar.
Bu Dönüşüm İçin 100 Adet Çalışan Görevlendirildi
Bu büyük dönüşüm için özel olarak görevlendirilmiş 100 çalışanın olduğunu söyleyen Twomey-Madsen, Pandora’nın geri dönüştürülmüş kaynaklara geçmesi için önemli bir çaba gerektiğini ve şirketin yeni politikası uyarınca gümüş ve altını kaynaştırmak için normal kaynak sözleşmelerinin üzerine yıllık ekstra 10 milyon dolarlık bir maliyeti olacağını belirtti.
Geri dönüştürülmüş altın satın almak için kaynaklar gümüş kaynaklarından daha fazla kurumsal olarak yerleşmiş durumda ve genel arzın yaklaşık %30’unu oluşturuyor.
Pandora’ya göre, gümüşte, kaynağın azından yüzde 20’si gibi geri dönüştürülmüş kaynaklardan geliyor; bunlar arasında atılmış elektronik eşyalar, gümüş takımlar, imalat atıkları ve eski mücevherler bulunuyor. Twomey-Madsen’e göre, şirket yılda yaklaşık 340 ton geri dönüştürülmüş gümüş alıyor ve bu, küresel pazarda genel olarak yüzde 6’lık bir paya denk geliyor.
Bu kilometre taşına ulaşmak için dört yıl süren bir dönüşümde 100’den fazla çalışan yer aldı. Program, doğrudan metal satın aldığı rafinerilerden, bağlantı parçaları ve belirli zincirler gibi bileşenler üreten tedarikçilere kadar her şeyi kapsadı. Şirket, dünya çapında 26.000 kişiyi istihdam ediyor.
Şirketin belirttiğine göre, Umicore ve MKS PAMP gibi çok uluslu kıymetli metaller tedarikçileri de dahil olmak üzere 40’tan fazla tedarikçi, iş süreçlerini uyumlu hale getirmek için değişiklik yaptı.
Şimdi ise, Pandora’ya sattıkları her şeyin Sorumlu Mücevher Konseyi Zincir İzleme standardına göre geri dönüştürülmüş olarak sertifikalandırılması gerekiyor.
Döngüsel Ekonomiye Geçişte Rehber Arıyorsanız: 5 Adımda Pandora’nın Yolculuğu
Siz de bir döngüsel ekonomi planına geçiş yapmak istiyorsanız, Twomey-Madsen ekibinin yolculuğuna bir göz atabilirsiniz:
- Pandora’nın bu değişiklikleri düşünmeye ikna etmesi, gümüş ve altın eritme tesislerinde daha kolay oldu çünkü şirket bu kaynaklardan büyük miktarlarda malzeme alıyor. Ancak, klips ve zincir gibi ürünler üreten bileşen tedarikçileriyle yapılan görüşmeler daha fazla zaman aldı.
- Her tedarikçinin ihtiyaç duyduğu ayarlar çok farklıydı, çünkü Pandora hem iklim eylemi hem de insan hakları için zincir izleme standartları belirledi. Bazı şirketler, adil ücretler ve diğer konularda sıkı politikalara sahipti ancak ikinci el veya önceden kullanılmış malzemeleri kaynaklama gibi döngüsel ekonomi tekniklerine pek fazla zaman ayırmamıştı.
- Bazı tedarikçiler, Pandora’nın ihtiyaçlarını karşılamak için geri dönüştürülmüş malzemeyi ayırmak için ayrı üretim hatları kurmak zorunda kaldılar. Twomey-Madsen, “Bu sürecin en zor ve zaman alıcı kısmıydı,” diyor.
- Pandora, tedarikçilerin bu değişiklikleri yapmasına yardımcı olmak için bu hizmetlere ekstra ücret ödedi.
- Pandora’nın müzakerelerde kullandığı bir diğer avantaj da, tedarikçilerin bu değişiklikleri diğer müşterilere de sunabilme olasılığıydı. Böylece, yaptıkları yatırımın karşılığını alabiliyorlardı.
Pandora’nın geçişi tamamlamasının ardından, çalışmayı zamanla desteklemek için gerekli süreçleri denetlemek ve iyileştirmek için çalışmaları devam ediyor. Tüm yeni tedarikçiler için sözleşme gereksinimlerini de yeniden gözden geçirdikleri belirtiliyor.
Not: Bu yazı, @GreenTechLady’nin greenbiz.com web sitesinde yayınlanan yazısının birebir çevirisidir.