#Gezegenİçin: Ormanlar, İklim Krizi ve Havadan Tohumlama

Ormanlaştırma, kelime anlamıyla bozulmuş veya yok olmuş orman alanlarının tekrar yeşillendirilmesi anlamına gelir. Fakat aslında bu kavramın altında çok daha büyük bir amacı barındırır: gezegenimizi ve dolayısıyla kendimizi korumak. Birleşmiş Milletler'in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları içerisindeki "Gezegen" odaklı hedeflerden biri olan ormanlaştırma, aslında birçok hayati konuyu içerisinde barındırıyor. Gelgelelim, bu konu hakkında ne kadar bilgi sahibiyiz?

Ormanlaştırma, kelime anlamıyla bozulmuş veya yok olmuş orman alanlarının tekrar yeşillendirilmesi anlamına gelir. Fakat aslında bu kavramın altında çok daha büyük bir amacı barındırır: gezegenimizi ve dolayısıyla kendimizi korumak. 

Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları içerisindeki “Gezegen” odaklı hedeflerden biri olan ormanlaştırma, aslında birçok hayati konuyu içerisinde barındırıyor. Gelgelelim, bu konu hakkında ne kadar bilgi sahibiyiz? 

İçindekiler

Ormanlaştırma İklim Krizinin İlacı Olabilir Mi?

Günümüzde karşı karşıya olduğumuz en büyük tehditlerden biri, iklim krizi. Bu kriz her geçen gün önüne geçilemez sonuçları beraberinde getiriyor. BM Genel Sekreteri Antonio Guterrez’in de geçtiğimiz günlerde tüm dünya ile paylaştığı üzere; artık küresel ısınma çağı bitti ve küresel kaynama çağına girdik. Peki, bu krize karşı neler yapabiliriz? İşte cevap, birçok uzmanın üzerine titrediği bir kavramda gizli: ormanlaştırma.

Yine bu alanda çalışan birçok kişinin  bildiği gibi Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın 3 odak alanı var. 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı, 3P; yani ”People” ”Planet” ve ”Prosperity” şemsiyeleri altında toplanıyor. Küresel iklim krizine karşı gerçekleştirilen en önemli çalışmaların çoğu da ”Planet” odağındaki çalışmaların altında toplanıyor. 

Bu doğrultuda #Gezegenİçin ormanlaştırma ve biyoçeşitlilik mücadelesine destek olunması ve 13. küresel amaç olan iklim eyleminin başarıya ulaşması için hayati önem taşıyor.

Peki neden ormanlaştırma? Çünkü ormanlar, gezegenimizin akciğerleri olarak kabul edilir. Atmosferdeki karbondioksidi emerek oksijen üretirler ve ekosistemleri dengede tutarlar. Ancak ormansızlaşma ve orman alanlarının azalması, bu dengenin bozulmasına yol açıyor. 

Ormanlaştırma yalnızca küresel sıcaklıktaki artışa karşı gerçekleştirilecek çalışmalardan biri değil; aynı zamanda biyoçeşitliliğin korunması için de en önemli çalışmalardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Ormanlaştırma Neden Bu Kadar Önemli?

Global Forest Watch (GFW) tarafından yayınan rapora göre, Brezilya Amazonları’ndaki ormansızlaşma hız kesmeden devam ederken, dünya 2022 yılındal İsviçre büyüklüğünde eski tropik yağmur ormanı alanını kaybetti.

Kuruluşun raporunun hazırlanışında, Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) ile Maryland Üniversitesi tarafından sağlanan orman verilerinden de faydalanıldı. 

Öte yandan “2030 yılına kadar sıfır ormansızlaşma” yönünde verilen küresel taahhüde rağmen, geçen yıl tropikal orman kaybı 2021 seviyelerini aştı.

Ormanlar, sadece doğal güzellikleri ile değil, ekosistemlerin dengeleyici gücüyle de büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle, ormansızlaşma gibi olumsuz etkilerle karşılaştığımızda, biyoçeşitlilik kaybı, toprak erozyonu, iklim değişikliği gibi birçok sorunla da yüz yüze geliriz. Ormanlaştırma ise tüm bu sorunların önüne geçebilecek potansiyele sahip:

  • İklim Dostu: Ormanlar, atmosferdeki karbondioksidi emerek oksijen üretirler. Bu sayede iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir rol üstlenirler. İklim krizine karşı atılacak en etkili adımlardan biri de kuşkusuz ormansızlaşmanın önüne geçmektir.
  • Biyoçeşitliliğin Korunması: Ormanlar, sayısız bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapar. Bu zenginlik, ekosistemin sağlıklı bir şekilde işlemesini sağlar. Ormanların tahrip edilmesi ise birçok türün yok olma riskiyle karşı karşıya kalmasına yol açar.
  • Toprak Erozyonunu Önler: Ormanlar, toprağın erozyona uğramasını engeller. Ağaç kökleri sayesinde toprak sıkıca tutulur ve erozyon riski azalır. Bu da tarım alanlarının verimliliğini artırır.
  • Su Kaynaklarını Korur: Ormanlar, yağmur suyunun toprağa emilmesini sağlar. Bu suyun yer altı sularına sızmasını kolaylaştırarak su kaynaklarını korur. Ormanların yok olması ise su kıtlığı sorununu artırabilir.
  • Ekonomik Değer: Ormanlar sadece ekosistemler için değil, aynı zamanda ekonomik açıdan da büyük öneme sahiptir. Odun, tıbbi bitkiler, turizm gibi birçok sektörde kaynak sağlarlar.

Bu doğrultuda  ormanlaştırma çabalarının önemi de her geçen yıl artıyor. Ormanlaştırma çalışmaları küresel  iklim krizine karşı etkili silah olmasına rağmen bu alandaki inovatif çalışmaların da hızla artması önemli.

Ormanlaştırmanın Hızlı ve Etkili Yöntemi: Havadan Tohumlama

Geleneksel ormanlaştırma yöntemleri zaman ve emek gerektirebilir. Ancak havadan tohumlama yöntemi, bu süreci hızlandırabilir. Bu yöntemde, drone’lar veya uçaklar aracılığıyla tohumlar havadan yayılır. Bu, geniş alanlara hızlı ve etkili bir şekilde tohumlarını saçarak orman oluşturma fırsatı sunar. Bu yöntem, özellikle ulaşılması zor bölgelerde veya acil orman yeniden oluşturma projelerinde büyük bir avantaj sağlar. 

Bu çalışmalarının yanı sıra; havadan tohumlama çalışmalarının; daha verimli bir şekilde gerçekleştirmesi için de makine öğrenmesi, görüntü işleme ve yapay zekanın da desteği ile ecording birçok çalışma gerçekleştirmektedir.

İklim krizinin etkileri her geçen gün daha fazla hissedilir hale geliyor. Bu nedenle, sürdürülebilir kalkınma amaçları çerçevesinde ormanlaştırma çalışmalarına ve özellikle havadan tohumlama yöntemine daha fazla önem verilmesi gerekiyor. 

Bu kapsamda ulusal ve uluslararası markaların, devlet kurumlarının ve üniversiteler ile birlikte kamu kurumlarının da iş birliği ile etkisini büyüterek devam edebileceğimiz bir hareket mümkün. Hep birlikte, ormanlaştırma ve biyoçeşitlilik çabalarına destek olarak, küresel iklim krizi ile  mücadelede önemli adımlar atabiliriz. Unutmayalım ki, ‘’bu dünya bize atalarımızdan miras kalmadı, biz onu gelecek nesillerden ödünç aldık.’’